Bektaşilik ve Hüseyin Gazi
Bu içerik 18 Mayıs 2017 11:16 tarihinde eklendi ve 81.341 kez okundu
BEKTAŞİLİK VE HÜSEYİN GAZİ
Hüseyin Gazi Anadolu’da Bektaşiler ve Aleviler tarafından benimsenmiş-Bektaşi ozanlarının şiirlerinde Hüseyiıı Gazi adından söz edilir. 0 Alevi-Bektaşi insanının yüreğinde, gönlünde yaşadığı gibi bir yatır ve makamlarla da kutsanmaktadır. A. Yaşa Ocak Hacı Bektaş Veli’nin Anadolu’ya geldiğinde ilk iş olarak Battal Gazi’nin Eskişehir’deki zaviyesine uğradığını ve her yıl Alevi Bektaşiler’iıı düzenli olarak kurban bayramlarını burada geçirdiklerini kaydederler. (Il)
Büyük Türk gezgini Evliya Çelebi seyahatnemelerinde türbe ve dergahları anlatırken Bektaşi tekkelerinden ve işlevlerinden de uzun uzun söz eder. Selçuklu diyarından Danişmentlerle çıkıp 476 tarihinde Rum (İlkelerinden Karaman şehirlerini aldığı vakit burayı alıp ve üzerlerine imaret ve diğer şeyler yaptırmışlardır. Sonra Horasan’daıı Hacı Bektaş Veli 70Oadamıyla Rum’a gelmek için Ahmet Yesevi hazretlerinden izin alınca gelip bu Seyyit Battal Gazi mevkiinde oturmuştur. (12)
Hacı Bektaş Veli’nin Anadolu’ya gelişinde doğrudan doğruya Battal Gazi Türbesi çevresinde konaklaması ve burasını sahiplenmesi, ardından Hüseyin Gazi’niıı şehit düştüğü yeri bulup buraya bir türbe yaptırması da halk arasında söylenegelen sözlerdir.
Bekta.şiliğin temel kaynağı Hacı Bektaş Veli Vilayetnamesi açık bir şekilde Battal Gazi zeviyesinin kendilerince kullanıldığını, kutsandığını kutsal yer olarak anıldığını belirtmektedir. (13) Hacı Bektaşa bağlı bulunan Aııadolu Alevileri’nden çeşitli gurupların burada cem törenleri yaptıkları, cemin ardından diğer tekkelere bilgi ulaştırılıp birlik sağlanmasının buradan yapıldığı sanılmaktadır. Hacı Bektaş Veİi’ııin Seyyit Battal Gazi Zaviyesi ile sıkı bağlantısıdır. Belirtildiğine göre Hacı Bektaş Veli, Haydarisiyle, Torlağı’yla, Işığıyla bütün Kalenderi zümreleri gibi Seyyit Battal Gazi’yi pir tanımakta ve her yıl kurban (hacılar) bayramını müritleriyle birlikte onun zaviyesinde kutlamaktadır.(14)
Orta Anadolu Bektaşileri’nirı, yani Ankara civarında yaşayan Bektaşiler’in Hüseyin Gazi türbesini kalabalıklar halinde ziyaret ettiklerini bildiren Evliya Çelebi, burada gördüklerini şöyle anlatıyor “Hüseyin Gazi tekkesin in vakıfları çoktur. Senede bir kez burada cem yapılır. Kırk, elli bin adam toplanır. Ama Hiiseyin evladından ve peygamber sülalesinden olan bu Hüseyin Gazi din uğruna şehit olmuştur”. (15)
Şu dizeler halk tarafından Celali İsyancısı Çomar Bölükbaşı adına yakılmıştır. Bu şiirde bile ulu bilinen kişilerin adları anılmadan geçilmemektedir.
Ediyor erenler hakka niyazı
Yetiş Hünkar Veli, Hüseyin Gazi
Yezit’in elinden bırakma biz
Yitirdim heyimi kimden sorayım
Kanlı yarasını nasıl sorayım (16)
Alevi Bektaşi ozanlarının en büyüklerinden Pir Sultan Abdal bir şiirinde Hüseyin Gazi’yi şöyle anıyor:
Hüseyin Gazi Sultan binsin atına
Dayanılmaz çark-ı felek zatına
Bizden selam söylen ev kiilfetine
Çıkıp ele karşı ağlamasınlar (17)
Bir başka Bektaşi ozanından başka bir örnek;
Kalktı Malatya ‘dan sökün eyledi
Yetiş Hüseyin Gazim, Seyyit Battalım
Atanın hayftnı alayım dedi
Yetiş Hüseyin Gazim, Battal Gazim (18)
Abdulbaki Gölpınarlı Bektaşi azizlerini sayarken şöyle söylemektedir:
“Kızılbaşların ziyaret yerleri Hz. Ali’nin yattığı Necef, İmam Hüseyinin yattığı Kerbela, Musa Kazım, Muhammed Taki’niıı yattıkları Kazımıye, bunlardan başka Hacı Bektaş, Abdal Musa, Hüseyin Gazi, Battal Gazi vb. azizleri de ziyaret ederler” ~(İ9)
Batılı araştırmacılardan Hasluck, Hüseyin Gazi’nin Bektaşi büyüklerinden olduğunu şu sözlerle aktarmaktadır “Ankara’nın doğusunda Hüseyin Gazi Dağı üzerinde Bektaşiler tarafından savaşçı bir veli olarak kabul edilen ve Arap soyundan gelen bir veli vardır”.(20)
Hüseyin Gazi’nin Arap ya da Türk olması Bektaşiler açısından bir şey değiştirmiyor. Onlar kendi kültürlerinde yaşatarak onu bir Türk gibi görmüş, kendi kültürleriyle bütünleştirmişlerdir. 0 halde Hüseyin Gazi yaşadığı kültürel değerlerin bir varlığıdır.